Hayatı unutmaya çalıştığım günlerden biriydi.Uykumdan çok zor uyandım.Yere düşmüş yeri temizleyen kıyafetlerimi üstüme giydim. Evden çıkmadan beni ona götürecek kadını aradım. Çünkü bu işte çok iyiydi. Bu işe yıllarını vermişti. Ben her zaman onların evlerine, fahişelere giderdim. Alev abla telefonu açtı. ‘Güzel, hayatı unutturacak bir fahişeye ihtiyacım var’ dedim. Bana ‘tatlı bir fıstık var’ dedi. ‘Tamam’ dedim. Adresi verdi ve yola çıktım. Çok geçmeden dört katlı evin ikinci katındaydım. Kapıyı açtı, üzerinde baştan aşağı deri kıyafetler vardı. ‘Alev abla gönderdi beni’ dedim. Hemen beni içeri aldı. İçeri geçtim, koltuğa oturdum. Hayattan, seksten, kadın erkek ilişkilerinden bahsettik. Sarışındı, güzeldi ve atmaca gibi bakıyordu bana. ‘Hayat nasıl gidiyor’ dedim. ‘Yoğun ve fantezi dolu’ dedi. ‘Evet, öyle olduğunu kıyafetinden anlıyorum’ dedim. Dişi bir jaguara benziyordu. Bana erkeklerden ve fantezilerinden bahsetti. ‘Erkek müşteriler beni telefonla arıyor ve kendini becertmek istiyor’ dedi. ‘Bazıları evli, üstelik onlara olmaz diyorum’ dedi. ‘Ben de dünyada artık hiçbir şeye şaşırmıyorum’ dedim. ‘Hayat artık şaşırmamıza izin vermiyor’ dedim. O da deri ayakkabılarıyla masaj salonunda erkeklerin hayalarını tekmelediğini ve bundan çok büyük zevk aldığından bahsetti. Erkeklerin bunu kendisinin istediğini söyledi. ‘Bu söylediklerin beni ilgilendirmez, ilgi alanıma da girmez, daralıyorum’ dedim. ‘Hadi sevişelim, buraya seni becermeye geldim’ dedim. Tam bu sırada yanımdaki koltukta uyuyan pitbul dikkatimi çekti. ‘Neden evinde pitbul besliyorsun, bu senin özgürlüğün tabii ama anlam veremedim’ dedim. ‘Seni ilgilendirmez hangi cins köpeği beslediğim ama tabii ki geçerli bir nedenim var’
dedi. ‘Bazı müşteriler para vermeden beni becerip gidiyorlar, ben de pitbulu onların üstüne salıyorum, pitbul da paramı vermeyen müşterilerin penisini koparıyor’ dedi. ‘Ben de güzel ve bitirici bir yöntem’ dedim. Sonra odaya geçtik ve deli gibi seks yaptık. Bir süre sonra seks bitti giyindim, çıkarken bana döndü,’başka bir şeye ihtiyacın var mı dedi. ‘Hayır seni becermek güzeldi ve bu sahnede bitti’ dedim. Bana ‘sen bilirsin’ dedi. Bense ceketimi aldım ve dairesini terk ettim. Sokağa çıktım savrularak ve gülerek yürüdüm. Hayat her an farklı sahneler ve farklı karakterlerle karşıma çıkıyordu. Her an beni
derinleştiren, öldürerek geliştiren bir öğretmendi.