SERENCAME
çocukluğumun rengi beyaz,
mevsimi yaz evleri
duvarlarını begonviller
boydan boya mora boyardı.
görse, kıskanırdı bahçemizi
ressam bob’un ağaçları.
avuç avuç fesleğen kokuları,
sobanın üzerinde
mandalina kabukları bir de
pencere pervazlarında anneler,
çocuklar ki
akşam ezanlarında pürtelaş.
bir öpücük kondurup
gündüzün yanağına sokak
terk ederdi mahalleyi yavaş yavaş.
üstü kirli küçük çocukların
hayalleri vardı, büyük ve pür-i pak
evi okula uzak,
yakın idealleri okuldan uzak
bir grup liseli gençtik.
sınıf ışıldardı edebiyat derslerinde
hocamızın okuduğu
türkülereydi muhabbetimiz
uzun ve dalgalı saçlarına bir de
coşardı zihinlerimiz,
vurdukça yosunsuz duvarlarına
köpüklü beyaz dalgalar.
küheylanlar koşardı
hayalimizdeki ülkenin sınır boylarında.
atlara ve uzaklara biz de hayrandık,
o parktaki ceviz ağacına bir de.
bugünün cümle kavgalarından azade
hepsiyle sarmaş dolaş
hepsiyle arkadaştık.