Bütün gücüyle ve makamıyla okurken 

Müezzin sabah ezanını 

Madalyonun diğer yüzüne gelmişti sıra

Akşamdan kalma şarap kokusu silinmeli 

Üzerindeki kir pas temizlenmeliydi

Israrla çağrıldığı caminin kapısında vedalaşma zamanıydı

Can dostu, evsizliğinin ev arkadaşı çomardan

Ve onbire onbir maçlarını devre arasına alan bitlerinden 

Tek bildiği haykırmak zorunluluğuydu

Ama iman edenlerin dilinde 

Ama kendisininkinde

Bir yudum ekmek ya da akşamki zevkleri için 

Olacakları düşünmeden 

Ekibin toplanma zamanı gelmişti

Avucundaki üç kuruşla

Şimdi düşünmeliydi

Son yoldaş kimdi

Ya bir öğünlük kuru ekmek 

Ya da bir kaç damla zevk

Ne olursa olsun aklında bir şey vardı doğruluğundan emin olamadığı

Zenginli fakirli bir cümle ama öznesi cigara

Bir umutla topluyordu 

Dudaklardan önemsenmeden atılan kotikleri

Kendisine her gün olan bayram sırası

Adının aklığına yakışmayan katran karası ciğerlerdeydi.