Beni yanlış anlayın lütfen, ne geldiyse doğru anladığını söyleyenlerden geldi başıma...
KARAŞ
Hesabı tuttuğun eldivenlerinde kan bi gurur
Beyler kabardı borcunuz, ilk kim yatar
Masaya gelmeyen de ne bileyim, gününde değildir
Ziyafet kemik çorbası
Üzerimize afiyet, şifasız bir dert bu kedergillersi şeyler
Az içtim memur bey, çok olsa ikram ederdim
Sen de az anasının keçi bozması kuzusu değilsin a
Çek sağa önünde duran o namluyu, üstümüz ıslanacak
Çok yalan az doğru barındırır dememiş atalarımız
Ya da şişeden düşme bir büyüğümüz
Afilli bir söz değil gibi duruyorsa da afillidir içi, dışı boğa sarsa da
Ne tuhaf ki yaşıyoruz işte, nefes almayı biyoloji hocamız yaşamak diye öğretmişti
Edebiyat öğretmenimizin aksine
Ne demişti ki, unutmasa idim söylerdim
Sevgili, sevmeli, saymalı bir şeylerdi nefesten daha mühimli biten
Ah işte, bir şeyler hayatın çivilerinin üstünde yürümekten zor gelmiyor bazen
Sevgilinin dudağında acemi çalgısı ıslık tadında gömülmek şimdi
Beni yanlış anlayın lütfen, ne geldiyse doğru anladığını söyleyenlerden geldi başıma
Merakım hep yokla var arasında bir işkence gecesi
Neden herkes uyur aynı saatin, farklı soğuk yataklarında ısınmaya çabalarken
İhtiyaç mı yoksa ölürken yorulup da dinlenme mi uyku denen oksijen tüpü
O kadar çok soru var ki, cevapları toplasak harf harf
Üzüm tanesi saymaya döner bayılmışın diliyle
Bana müsaade memur bey, inanın geleceğinizi bilseydik çok içerdik ikramlık…